Rızkın Artması ve Bereketin Çoğalması İçin Dualar

/ 13 Nisan 2021 / 1.711 / yorumsuz
Rızkın Artması ve Bereketin Çoğalması İçin Dualar

Rızkın artması ve bereketin çoğalması için dualar etmek kazandığınız helal kazancınız için de hayırlı olacaktır. Helal kazanç aileniz ve sizin için en hayırlısıdır. Sağlığınız ve sıhhatiniz için malınızın bereketli olması çok önemlidir. Rızkın artması ve bereketli olması herkesin temennisidir. Öncelikle rızık ve bereketi anlamak gerekir. Mana ve ehemmiyetini anlamak ve buna göre hareket etmek gerekir.

Rızık Nedir?

Rızık kelimesi Arapça rızk kelimesinden dilimize geçmiş islam anlayışına göre; Allah’ın herkese verdiği (nasip ettiği) insan için faydalı yenilip içilebilen her türlü maddi manevi şeyler olarak açıklanır. Türk diline rızık olarak geçmiştir. Maddi ve manevi bir olgudur. Yiyecek içecek için de kullanılır, sevgi, ilgi, alaka kısacası manevi şeyler için de kullanılır.

Çeşitli inanış şekillerine göre rızık elde etme, kazanma, artırma veya kaybetme inanışları farklıdır. Kimi inanışa göre; rızık sadece çalışma ile elde edilir. Kimilerine göre rızık hem Allah’tan gelir hem çalışmaktandır. Bazıları “evet Rızık Allah’tan gelir” ama gelir mi gelmez mi bu konuda endişelidir. Bir kısmı rızık Allah’tan gelir ama çalışırsam asi olurum düşüncesindedir. Yalnız bir kısım var ki bunlar rızkın Allah’tan geldiği, çalışarak bunu pekiştireceğiniz ve bunun için de rızkın artması ve bereketin çoğalması için dualar ederek bir noktada Allahü Teala’ya şükredeceğine inanır.

Kuran’ı Kerim’de rızık için çeşitli manalar yüklenmiştir. Örneğin; Dünya ve ahiret hayatı için Allah’ın bize bahşettiği şeyler, tüm canlıların nasibi olduğu veya fayda sağlanan gıda için kullanılır.

Bereket Nedir?

Bereket de Arapça kökenli bir kelime olup ilk olarak “devenin bir yere çöküp kalması, beklemesi anlamından türetilmiştir. Büruk kelimesinden türeyen kelime dilimize bereket olarak geçmiştir. Mana olarak hoşa giden beğenilen durumun devam etmesi, artmasıdır. Bereket kullanılan duruma göre değişiklik gösterir. Artmasını çoğalmasını istediğiniz şey maddi ise bolluk, manevi ise saadet olarak karşılık bulmaktadır.

Bereket tüm inanışlarda tarif edilen ve istenen bir durumdur. Yani ilk insandan itibaren olması dilenir. Örneğin tarlanın mahsulünün artması, kuraklığın son bulması için yağmurun yağması gibi. İlahi dinlerin dışındaki diğer inanışlarda mutlaka bereket tanrı ve tanrıçası bulunurdu. Bereket insanoğlunun dilediği ve istediğidir.

İslamiyet’in gelmesi ile Kur’an-I Kerim’de de bereket kelimesi rahmet ve selam kelimeleri ile birlikte kullanılmıştır. Kişilerin bereket ve bolluk için istemeleri, olan bolluk ve bereket için şükretmeleri gerektiği anlatılır. Bu anlamda çalışmaktan ayrıca rızkın artması ve bereketin çoğalması için dualar edilmesi gerektiği belirtilir.

Rızkı ve bereketi artırmak Yaradan’dan dilemek ve olan için şükretmek gerekir. İşin özünde dilemek ve olmak vardır. Yalnız her türlü kötü davranışta bulunup, rızkın artması ve bereketin çoğalması için dualar etmenin manasız olduğunu hepimizin anlaması gerekmektedir.

Rızık ile ilgili Hadis’i Şerifler Nelerdir?

Dinimizde her şey Kur’an-ı Kerim’de açıkça anlatılır demek doğru olmaz. Evet her şey Kur’an-ı Kerim’de var ama yorumlamak ve özümsemek için bizlere doğru yol gösteren bir diğer nokta Peygamber efendimizin hadis-i şerifleridir. Rızk konusunda da Peygamber efendimizin belirttiği bazı noktalar vardır. Bunlar ile rızkın artması için neler yapmak gerektiğini biraz daha iyi anlayabiliriz.

  • “Namaz kılmak, rızkın bereketine sebep olur.” Namaz dinimizin temeli, huşu ile kılınan namaz edilen dua mutlaka karşılığını bulacaktır. Namazın sonunda kalpten inanarak rızkın artması ve bereketin çoğalması için dualar etmek hanenize giren rızk artmasına ve bereketinin çoğalmasına vesile olacaktır.
  • “Sabah namazını kıldıktan sonra uyumayın, rızkınızı aramaya çalışın.” Güne namaz ve dua ile başlamak o günün hayırlara vesile olması için Allah’a dilek ve temennide bulunmaktır. Rızkı sadece maddi olarak düşünmemek gerekir. Manevi olarak da rızkınızı artırmış olursunuz.
  • “Sabah uykusu rızıka manidir.” Sabah uykuda geçirilen zaman bir kayıp olarak ifade edilir. Atalarımızın söylediği gibi “erken kalkan yol alır.” Güne erken kalkarak başlamak, hem sağlık sıhhat anlamında faydalıdır, hem kazanç anlamında faydalıdır.
  • “Cömerdin evine rızık, devenin göğsüne vurulan bıçaktan daha tez gelir.” Dinimiz cimriliği sevmez. Hayatınızda ne kadar cömert ve yardım sever olursanız kazanacaklarınız da buna orantılı olarak artacaktır.
  • “Sadaka vermeye devam edenin rızkı artar” Dikkat çekilen yine cömertlik ve paylaşmak. İslam dini yardımsever olmayı öğütler. Durumu iyi olanın fakir ve yardıma muhtaç olana yardım etmesini emreder. Sadaka vermekte rızkın artması ve bereketin çoğalması için dualar etmek kadar kıymetlidir. Ettiğiniz yardım karşısında size edilen dua Yaradan’ın sizden memnun, razı olması için edilen bir duadır. Allah razı olduktan sonra rızkınızın ve bereketinizin artacağı aşikardır.
  • “Yalan söylemek rızkı azaltır.” Allah doğru insan olmamızı ister. Bunun için bizi kollar ve gözetir. Doğru insan yalan söylemez. Dinimizde yalan söylemek bir başkasını kandırmak kabul edilmez. İyiyi kazanmak için doğru olmak gerekir.
  • “Zina, fakirliğe yol açar.” İslam hiçbir koşulda zinayı kabul etmez. Doğru ve ahlaklı olmayı emreder. Zina İslamiyet değil hiçbir din tarafından kabul görmez. Ahlak dışı davranışlar kişi kadar toplumu da etkiler. Eğer bir toplumda ahlak dışı davranışlar artmış ise o toplumun başına mutlaka kötü şeyler gelmiş hatta helak olmuşlardır. (Örneğin; Lut kavmi gibi). Bu nedenle bu tür hal ve hareketlerden kesinlikle uzak durulmalıdır. Eğer toplumda bu tür etkiler arttı ise rızkın artması ve bereketin çoğalması için dualar etmek bile bazen yeterli gelmez. Önce insanlar kendilerini düzeltmelidir.

Bereket ile İlgili Hadisler Nelerdir?

Bizlere tüm davranışları, yaşam şekli ile örnek olana peygamber efendimizin bereket ile ilgili Hadis-i Şerifleri nimetlerimizin bereketini artırmak ve aynı zamanda bizlerin sağlık ve sıhhati için de kıymetlidir. Kur’an-I Kerim’de bahsedilen veya Peygamber efendimizin Hadis-i şeriflerinde anlatılanlar aslında israfı önlemek, sağlığına dikkat etmek, kazancına haram karıştırmamak üzerinedir. En basit haliyle bunlara dikkat etmek bile rızkın artması ve bereketin çoğalması için dualar etmek kadar kıymetli olacaktır. Bereket ile ilgili birkaç hadis-i şerif;

  • Yemek Sofranıza hepiniz toplanınız ve yemeğe başlarken de Allah’ın ismini anınız Bismillahirrahmanirrahim, eğer böyle yaparsanız Yüce Allah o yemeği sizin için mübarek kılar.” Yemeğe ailecek birlikte başlamak, başlarken besmele ile başlamak minnet etmek, sonunda “elhamdülillah” diyerek Allah’a teşekkür etmek, şükretmek yemeğinizin bereketini artırır. Besmele ile başlanan her iş hayırlı ve bereketli olur.
  • “Yemeğin bereketi; yemekten önce temizlik ve sonra da yine temizlik ile olur.” Temizlik imanın şartıdır. Kirli ellerle yemeğe oturmak veya yemekten sonra kirli ellerle dolaşmak sağlığa zarar verir. Sağlığınızın bereketi için temizliğe dikkat etmelisiniz.
  • “Bereket ve bolluk Allah tarafından yemeğin ortasına iner. Öyle ise yemeyi etrafından, yani kenarlarından ve önünüze gelen kısmından yiyiniz, ortasından, tepesinden yemeyiniz.” İşte İslam’ın terbiyeye, adabı muaşeret kuralı diye şimdi öğretilen yemek kuralına daha o yıllardan getirdiği bir güzel örnek. Burada hem insana yemek nasıl yenir? Adabı öğretiliyor, hem de bereketli nasıl yemek yenir? aşılanıyor.
  • “Ekmeğe hürmet ediniz, çünkü, Yüce Allah, şüphesiz o ekmeği göğün bereketlerinden indirdi ve yerin bereketlerinden çıkardı.” Bu hadis herhalde bereketin tek kelimeyle israfı önlemek ile artmasını sağlayacağını anlatan hadistir. Tüm dünyada kıtlığın önlenmesi için ekmeği israf etmeyin denmektedir. Ekmek en büyük nimettir. Nimeti ziyan etmek bereketi azaltır hatta yok eder.
  • “Yenilecek yemeği soğutunuz. Zira yakan çok sıcak olan yemekte bereket yoktur.” Şu an tıbbın üzerine basa basa söylediği “çok sıcak yenen ve içilen yiyecekler ve içecekler sağlığa zararlıdır, kanser olmaya sebeptir” demektedir. İşte İslamın bir diğer kıymetli bilgisi sağlığınız için ve çok sıcak yemeğin uyarısı.
  • “Yemeğinizi ölçünüz, tartınız. Sizin için hayır ve bereket meydana gelir.” Dinimiz bereketin artması için israfı önlemen gerektiğini belirtir. İsraf elimizdekileri yok eder. Maddi manevi her türlü israf dinimizce haramdır.
  • “Feyiz ve bereket, sizin büyüklerinizle beraberdir. “Toplumda büyüğüne saygı azalır ise o toplumun bereketi de azalır. Kısacası toplum hal ve davranışları ile Allah’ın takdiri kazanmalıdır ki, rızk kazansın ve bereketli olsun. Rızkın artması ve bereketin çoğalması için dualar yerini bulsun.
Rızkın Artması ve Bereketin Çoğalması İçin Dualar
Rızkın Artması ve Bereketin Çoğalması İçin Dualar

Rızkın Artması ve Bereketin Çoğalması İçin Dualar Nelerdir?

Peygamber efendimizin hadisleri, sünnetleri ve Kur’an-ı Kerim’deki ayet ve sureleri okuyup, anlamakla dinimizin emir ve şartlarını yerine getirebiliriz. Dini görevlerimizi yerine getirmek bizim iyi kul olmamıza vesile olur. İyi bir Müslümanın kazancı helal ve bereketlidir. Rızkını artırmak ve bereketini çoğaltmak için dualar etmek, Rabbimizden dilemek gerekir. Rızkın artması ve bereketin çoğalması için dualar nelerdir? derseniz aslında gönülden yapılan her dua hatta bir besmele bile kabul olur. Peygamber efendimizin biz ümmeti için müjdelediği ve okuduğumuz takdirde rızkın artması ve bereketin çoğalması için dualar şöyledir;

Bereket (Karınca) Duası

Bu dua Kur’an-ı Kerim’de yer almayan ama Peygamber efendimiz tarafından okunduğu bildirilen kazancın veya evin bereketli olması için okunan duadır. Bu duanın hikmeti Allah’a bolluk ve bereket dilemek için yakarış şeklindedir.

Bereket (Karınca) Duası Okunuşu

Allahümme ya Rabbi Cebrâîle ve Mîkâile ve İsrâfile ve Azrâile ve İbrahime ve İsmaile ve İshaka ve Yakube ve münzilel berakâti vet Tevrâti vez-Zebûri vel İncili vel Furkan. Ve lâ havle ve lâ kuvvete illa billahil aliyyil azim. Lâ ilâhe illallahül melikül hakkul mübin. Muhammedü-Resülüllahi sadikul va’dil emin. Ya Rabbi, Ya Rabbi, Ya Hayyu, Ya Kayyum, Ya zel Celali vel İkram. Es’elüke ya Rabbel arşil azimi en yerzükani rizkan halalen tayyiben birahmetike ya erhamer Rahimin. Yemliha, Mekseline, Mislina, Mernüş, Debernüş, Şazenüş, Kefetatayyuş, Kıtmîr.

Bereket (Karınca) Duası Türkçe Anlamı

Ey Cebrailin, Mikailin, İsrafilin, Azrailin, İbrahimin, İsmailin, İshak ve Yakubun rabbi Allah’ ım, ey bereketleri indiren, Tevrat, Zebur, İncil ve Kur’an’ı indiren Rabbim. Güç ve kudret yalnızca büyük ve yüce olan Allah’a aittir. Apaçık Hak ve yegane Melik olan Allah’ tan başka hiçbir ilah yoktur. Sözünde sadık ve Emin olan Hz. Muhammed Allah’ın elçisidir. Ey Rabbim, Ey Rabbim, Ey Diri ve Kaim olan, Ey celal ve ikram sahibi. Ey büyük (azim) olan arşın sahibi, senden beni helal ve hoş bir rızk ile rızıklandırmanı istiyorum, senin rahmetinle ey merhametlilerin en merhametlisi. Yemliha, Mekseline, Mislina, Mernüş, Debernüş, Şazenüş, Kefetatayyuş, Kıtmîr. (Ashabı Kehf’ in isimleridir.)

Vakıa Suresi (Zenginlik Suresi)

Kur’an-ı Kerim’in 56. Suresidir ve 96 ayetten oluşur. Rivayete göre Peygamber efendimiz bu sure için “Her kim Vakıa suresini her gece bir defa okumayı adet haline getirirse ömrü boyunca fakirlik görmez” buyurmuştur. Bu surede anlatılan kıyametten öncesi ve sonrasıdır. Sure de anlatılmak istenen doğru bir Müslüman olunduğunda kazanacağımız her anlamdaki zenginliklerdir.

Vakıa Suresi (Zenginlik Suresi) Okunuşu

  1. İzâ vekâ’âtilvâkiâ.
  2. Leyse livâkâtihâ kâzibeh.
  3. Hâfidatun rafiâ.
  4. İzâ ruccetilardu racce.
  5. Ve bussetilcibâlu besse.
  6. Fekânet hebâen munbesse.
  7. Ve kuntum ezvâcen selâse.
  8. Feâshâbulmeymeneti mâ âshâbulmeymene.
  9. Ve âshâbulmeş’emeti mâ âshâbulmeş’eme.
  10. Vessâbikunessâbikun.
  11. Ulâikelmukarrabun.
  12. Fi cennâtin nâim.
  13. Sulletun minelevvelin.
  14. Ve kâlilum minelâhirin.
  15. Âlâ sururim me’dune.
  16. Muttekine ’âleyhâ mutekabilin.
  17. Yetufu aleyhim veldânun muhalledun.
  18. Biekvâbin ve ebârikâ ve ke’sim min mâ’in.
  19. Lâ yusaddâ’une ânhâ ve lâ yunzifun.
  20. Ve fâkihetim mimmâ yetehayyerun.
  21. Ve lâhmi tâyrim mimmâ yeştehun.
  22. Ve hurun’in.
  23. Keemsâlillu’luilmeknun.
  24. Cezâen bimâ kânu yâ’melun.
  25. Lâ yesme’une fihâ lâğven ve lâ te’sime.
  26. İllâ kîylen selâmen selâme.
  27. Ve âshâbulyemini mâ âshâbulyemin.
  28. Fi sidrim mahdud.
  29. Ve tâlhîm mendud.
  30. Ve zîllim memdud
  31. Ve mâin meskub.
  32. Ve fâkihetin kesira.
  33. Lâ mâktu’âtin ve lâ memnu’â.
  34. Ve furuşin merfu’â.
  35. İnnâ enşe’nâhunne inşae.
  36. Fece’âlnâhunne ebkârâ.
  37. Uruben etrabe.
  38. Liâshâbilyemin.
  39. Sulletum minel’evvelin.
  40. Ve sulletum minelâhirin.
  41. Ve âshâbuşşimâli mâ âshâbuşşimâl.
  42. Fi semumin ve hamim.
  43. Ve zîllim min yâhmum.
  44. Lâ bâridin ve lâ kerim.
  45. İnnehum kânu kâble zâlike mutrafin.
  46. Ve kânu yusîrrune alelhînsil azim.
  47. Ve kânu yekulune eizâ mitnâ ve kunnâ turaben ve izâmen einne lemeb’usun.
  48. Eve âbâunelevvelun.
  49. Kul innelevveline vel âhîrin.
  50. Lemecmu’une ilâ miykâti yevmim mâ’lum.
  51. Summe innekum eyyuheddallunelmukezzibun.
  52. Leâkilune min şecerim min zakkum.
  53. Femâliune minhelbutun.
  54. Feşâribune âleyhi minelhâmim.
  55. Feşâribune şurbelhim.
  56. Hâzâ nuzuluhum yevmeddin.
  57. Nâhnu hâlâknâkum felevlâ tusaddikun.
  58. Efereeytum mâ tumnun.
  59. Eentum tahlukunehu em nâhnulhâlikun.
  60. Nâhnu kaddernâ beynekumulmevte ve mâ nâhnu bimesbukîn.
  61. Âlâ en nubeddile emsâlekum ve nunşiekum fi mâ lâ ta’lemun.
  62. Ve lekad âlimtumunneş etel ulâ felevlâ tezekkerun.
  63. Efereeytum mâ tahrusun.
  64. Eeentum tezre’unehu em nâhnuzzâriun.
  65. Lev neşâu lece’âlnâhu hutamen fezaltum tefekkehun.
  66. İnnâ lemuğramun.
  67. Bel nâhnu mâhrumun.
  68. Efereeytumulmâellezi teşrabun.
  69. Eentum enzeltumuhu minelmuzni em nâhnulmunzilun.
  70. Lev neşâ’u ceâlnâhu ucacen felevlâ teşkurun.
  71. Efereeytumunnârelleti turun.
  72. Eentum enşe’tum şeceretehâ em nâhnul munşiun.
  73. Nâhnu ce’âlnâhâ tezkireten ve metâ’ân lilmukvin.
  74. Fesebbih bismi rabbikel’azim.
  75. Felâ uksimu bimevâkî’innucum.
  76. Ve innehu lekasemun lev ta’lemune azim.
  77. İnnehu le kur’ânun kerim
  78. Fi kitabim meknun.
  79. Lâ yemessuhu illelmutahherun.
  80. Tenzilun min rabbil âlemin.
  81. Efebihâzelhâdisi entum mudhinun.
  82. Ve tec’âlune rizkakum ennekum tukezzibun.
  83. Felevlâ izâ beleğâtilhulkum.
  84. Ve entum hîneizin tenzurun.
  85. Ve nâhnu akrabu ileyhi minkum ve lâkin lâ tubsîrun.
  86. Felevlâ in kuntum ğâyre medinin.
  87. Terci’uneha in kuntum sadikîn.
  88. Feemmâ in kâne minelmukarrabin.
  89. Feravhun ve reyhânun ve cennetu nâ’im.
  90. Ve emmâ in kâne min âshâbilyemin.
  91. Feselâmun leke min âshâbilyemin.
  92. Ve emmâ in kâne minelmukezzibineddallin.
  93. Fenuzulum min hamim.
  94. Ve tasliyetu cahîm.
  95. İnne hâzâ lehuve hâkkulyâkîn.
  96. Fesebbih bismi rabbikel azîm

Vakia Suresi (Zenginlik Suresi) Türkçe Anlamı

1-2. Kesin gerçekleşecek (olan Kıyamet) koptuğu zaman, onun kopuşunu yalanlayacak kimse olmayacaktır.
3-4-5-6-7. Yeryüzü şiddetle sarsıldığı, dağlar parça parça dağılıp saçılmış toz olduğu ve siz de üç sınıf olduğunuz zaman, O, (kimini) yükseltir, (kimini) alçaltır.
8. Ahiret mutluluğuna erenler var ya; ne mutlu kimselerdir!
9. Kötülüğe batanlara gelince; ne mutsuz kimselerdir!
10-11. (İman ve amelde) öne geçenler ise (Ahirette de) öne geçenlerdir. İşte onlar (Allah’a) yaklaştırılmış kimselerdir.
12. Onlar, Naîm cennetlerindedirler.
13-14. Onların çoğu öncekilerden, azı da sonrakilerdendir.
15-16. Onlar, karşılıklı yaslanmış vaziyette mücevheratla işlenmiş tahtlar üzerindedirler.
17-18-19-20-21. Ebediyen genç kalan uşaklar, onların etrafında; içmekle başlarının dönmeyeceği ve sarhoş olmayacakları, cennet pınarından doldurulmuş sürahileri, ibrikleri ve kadehleri, beğendikleri meyveleri ve arzu ettikleri kuş etlerini dolaştırırlar.
22-23. Onlar için saklı inciler gibi, iri gözlü huriler de vardır.
24. (Bütün bunlar) işledikleri amellere karşılık bir mükâfat olarak (verilir.)
25. Orada ne boş bir söz, ne de günaha sokan bir şey işitirler.
26. Sadece “selâm!”, “selâm!” sözünü işitirler.
27. Ahiret mutluluğuna erenler, ne mutlu kimselerdir!
28-29-30-31-32-33-34. (Onlar), dikensiz sidir ağaçları ve meyveleri küme küme dizili muz ağaçları altında, yayılmış sürekli bir gölgede, çağlayan bir su başında, tükenmeyen ve yasaklanmayan çok çeşitli meyveler içinde ve yüksek döşekler üzerindedirler.
35. Biz onları (hurileri) yepyeni bir yaratılışta yarattık.
36-37-38. Onları ahiret mutluluğuna erenler için, hep bir yaşta eşlerini çok seven gösterişli bakireler yaptık.
39-40. Bunların birçoğu öncekilerden, birçoğu da sonrakilerdendir.
41. Kötülüğe batanlar ise ne mutsuz kimselerdir!
42-43-44. Onlar, iliklere işleyen bir ateş ve bir kaynar su içindedirler. Ne serin ve ne de yararlı olan zifiri bir gölge içinde!.
45. Çünkü onlar, bundan önce (dünyada varlık içinde) sefahata dalmış ve azgın kimselerdi.
46. Büyük günah üzerinde ısrar ediyorlardı.
47. Diyorlardı ki: “Biz öldükten, toprak ve kemik yığını hâline geldikten sonra mı, biz mi bir daha diriltilecekmişiz?”
48. “Evvelki atalarımız da mı?”
49-50. De ki: “Şüphesiz öncekiler ve sonrakiler, mutlaka belli bir günün belli bir vaktinde toplanacaklardır.”
51-52. Sonra siz ey haktan sapan yalanlayıcılar! Mutlaka (cehennemde) bir ağaçtan, zakkumdan yiyeceksiniz.
53. Karınlarınızı ondan dolduracaksınız.
54. Üstüne de o kaynar sudan içeceksiniz.
55. Kanmak bilmez susamış develerin suya saldırışı gibi içeceksiniz.
56. İşte bu hesap ve ceza gününde onlara ziyafetleridir.
57. Sizi biz yarattık. Hâlâ tasdik etmeyecek misiniz?
58. Attığınız o meniye ne dersiniz?!
59. Onu siz mi yaratıyorsunuz, yoksa yaratan biz miyiz?
60-61. Sizin yerinize benzerlerinizi getirmek ve sizi bilemeyeceğiniz bir şekilde yeniden yaratmak üzere aranızda ölümü biz takdir ettik. (Bu konuda) bizim önümüze geçilmez.
62. Andolsun, birinci yaratılışı(nızı) biliyorsunuz. O hâlde düşünseniz ya!
63. Ektiğiniz tohuma ne dersiniz?!
64. Onu siz mi bitiriyorsunuz, yoksa bitiren biz miyiz?
65. Dileseydik, onu kuru bir çöp yapardık da şaşkınlık içinde şöyle geveleyip dururdunuz:
66. “Muhakkak biz çok ziyandayız!”
67. “Daha doğrusu büsbütün mahrumuz!”
68. İçtiğiniz suya ne dersiniz?!
69. Siz mi onu buluttan indirdiniz, yoksa indiren biz miyiz?
70. Dileseydik onu acı bir su yapardık. O hâlde şükretseydiniz ya!.
71. Tutuşturduğunuz ateşe ne dersiniz?!
72. Onun ağacını siz mi yarattınız, yoksa yaratan biz miyiz?
73. Biz onu bir ibret ve ıssız yerlerde yaşayanlara bir yarar kaynağı kıldık.
74. O hâlde, O yüce Rabbinin adını tesbih et (yücelt).
75-76. Yıldızların yerlerine yemin ederim ki, -eğer bilirseniz, gerçekten bu, büyük bir yemindir-
77. O, elbette değerli bir Kur’an’dır.
78. Korunmuş bir kitaptadır.
79. Ona, ancak tertemiz olanlar dokunabilir.
80. Âlemlerin Rabb’inden indirilmedir.
81-82. Şimdi siz, bu sözü mü küçümsüyorsunuz ve Allah’ın verdiği rızka O’nu yalanlayarak mı şükrediyorsunuz?
83. Can boğaza geldiğinde, onu geri döndürsenize!
84. Oysa siz o zaman bakıp durursunuz.
85. Biz ise ona sizden daha yakınız. Fakat siz göremezsiniz.
86-87. Eğer hesaba çekilmeyecekseniz ve doğru söyleyenler iseniz, onu geri döndürsenize!
88-89. Fakat (ölen kişi) Allah’a yakın kılınmışlardan ise, ona rahatlık, güzel rızık ve Naîm cenneti vardır.
90-91. Eğer Ahiret mutluluğuna ermiş kişilerden ise, kendisine, “Selâm sana Ahiret mutluluğuna ermişlerden!” denir.
92-93. Ama haktan sapan yalancılardan ise, işte ona da kaynar sudan bir ziyafet vardır.
94. Bir de cehenneme atılma vardır.
95. Şüphesiz bu, kesin gerçektir.
96. Öyleyse yüce Rabbinin adını tesbih et.

Unutulmaması gereken her ne olursa olsun Rabbimizden gönülden istediğimiz tüm hayırlı istekler kabul olur ve gerçekleşir. Rabbimiz bizim iyi bir Müslüman olmamızı, doğruluktan ayrılmamamızı, harama el uzatmamamızı istiyor. Bize bu konuda düşen görev tüm bunlara dikkat etmek ve doğru yoldan şaşmamaktır.