Günlük Hayatınızda Dua Etmeye Zaman Ayırıyor Musunuz?

/ 2 Haziran 2021 / 569 / yorumsuz
Günlük Hayatınızda Dua Etmeye Zaman Ayırıyor Musunuz?

Günlük hayatınızda dua etmeye zaman ayırıyor musunuz?, hiç düşündünüz mü? Dua her insanın Allah’a yönelmek ve tamamen ona teslim olmak adına yapabileceği en güzel ve en değerli sözcükler bütünüdür. Her insanın içinden geldiği gibi kalpten yakarışının dışa vurulmuş halidir.

Dua etmek, isteyebilmek sadece yaratandan dilemek, hem kalben hem de fiilen ona yönelmektir. İnsanoğlu Allah’a yöneldiğinde sadece onun her konuda muktedir olduğunu kabul eder. Özellikle sıkıntılı dönemlerinde insanlar dua ile huzur bulur. Umut etmek, insanlara devan etmek için bir dayanak anlamına gelmektedir.

Günlük hayatınızda dua etmeye zaman ayırıyor musunuz?
Günlük hayatınızda dua etmeye zaman ayırıyor musunuz?

Günlük Hayatınızda Dua Etmenin Önemi

Her insan bunaldığında bir kaçış yolu aramaktadır. Bazı insanlar en doğru kurtuluş yolunun yaratana sığınmak ve ona dua etmek olduğunu bilmektedir. Bu yüzden her zaman Allah’a yönelmek insana huzur ve umut vermektedir. Bu sayede kişi hayata daha fazla bağlanmaktadır.

Günlük hayatınızda dua etmeye zaman ayırıyor musunuz dediğimizde, fiiller dışında duanın ne faydası olabilir diye düşünenlere dua etmenin faziletinden bahsedelim. İnanmak, umut etmek insanoğlunun doğasında vardır. Bir sebebe tutunmadan yaşamaya devam etmek, belli bir süre sonra kişilerde psikolojik sorunlara yol açmaktadır. Allah’a yapılan kalpten gelen yakarışlar, onunla konuşma hissiyatı hayatta yalnız ve çaresiz olunmadığının en büyük göstergesidir.

Sabırla yapılan dualar Allah katında mutlaka kabul olur. Dua şekli tamamen kişiye özeldir. Yaratan ile kulu arasına kimsenin giremeyeceği dua, her açıdan kişiyi manevi olarak güçlendirmektedir. Duanın yapıldığı an, insanın dünya işleri arasında kısa bir süre dahi olsa yaratanıyla baş başa kaldığı çok özel bir andır. Bu nedenle her gün dua etmek hem manevi hem de fiili açıdan oldukça değerlidir.

Günlük Hayatta Nasıl Dua edilmelidir?

Dua ederken kalben yaratana yöneldiğimiz için kullandığımız kelimelerden çok içeriğini bildiğinden emin olmalıyız. Bununla birlikte dua edilirken kullanılan kelimelerin de önemli olduğunu söylemeliyiz. Ağzımızdan çıkan her sözcük gerçekleşmesini istediğimiz dilekler olduğundan bu konuda dikkatli olmalıyız.

Günlük hayatınızda dua etmeye zaman ayırıyor musunuz diye bir soru yöneltildiğinde herkesin farklı bir cevabının olduğu görülmektedir. Bu aslında sahip olunan dini ritüeller ve aileden gelen alışkanlıkların sonucudur. Fakat önemli olan hangi dilde olursa olsun samimi bir yakarış sergilemektir.

Yöntemler farklı olsa da her gün dua etmek için zaman ayırmak gerekmektedir. Aslında Allah’a yapılan yakarış insanın ona olan teslimiyetine bağlı olarak işlerinde hayırlı olanla karşılaşmak anlamına gelir. Allah kendisine sabırla ve samimi bir şekilde edilen hiçbir duayı karşılıksız bırakmamaktadır.

Dua Ederken Dikkat Edilmesi Gerekenler

Dua etmek yaratana yaklaşmaktır. Günlük hayatınızda dua etmeye zaman ayırıyor musunuz diye sorulduğunda kişiler kendilerine özel yöntemlerinden bahsetmektedirler. Kişiye özel bir şekli olsa da bazı adımlar gerçekleştirildiğinde daha makbul olmaktadır. Bu adımlar Peygamber efendimizin bildirdiği ve uygulanmasının daha hayırlı olacağını söylediği adımlardır. Dua ederken dikkat edilmesi gerekenler şunlardır:

  • Kişi helal rızıkla gıdasını almalıdır.
  • Abdestli olunmalı, mümkünse kıbleye dönülmelidir.
  • Besmele ile başlanmalı, eller omuz hizasında göğe doğru açılmalıdır
  • Tövbe edilerek başlanmalıdır.
  • Günah olduğu bilinen isteklere yer verilmemelidir.
  • Başkasının kötülüğü dilenmemelidir.
  • Sabırla ve ısrarla duaya devam edilmelidir.
  • Dua ederken kullanılan sözcüklerde dikkatli olunmalı aşırı davranışlar sergilenmemelidir. Bağırmaktan kaçınılmalıdır.
  • Kullanılan dil yakarışın, teslimiyetin göstergesi olmalıdır.
  • Dua sonrası eller yüze sürülerek ve inanarak âmin denmelidir.

Dua Etmek İçin Makbul Olan Zamanlar

Günlük hayatınızda dua etmeye vakit ayırıyor musunuz diye sorulduğunda insanların dua etmenin fazileti ve makbul olan dua zamanları konusunda yeterli bilgiye sahip olmadıkları görülmektedir. Dua etmenin zamanı ya da şekli konusunda kimse için bir zorunluluk bulunmaktadır. Kişinin içinden ne zaman gelirse Allah’a yönelebilir.

Öyle zamanlar vardır ki dualar bu zamanlar çerçevesinde yapıldığı takdirde daha makbuldür. Dua etmek Allah’a olan bağlılığın teslimiyetin bir göstergesi olduğu için bu zamanlara dikkat etmekte fayda vardır. Duanın daha makbul olduğu zamanlar aşağıdaki gibidir:

  • Farz namazlarının ardından secdede iken yapılan dualar,
  • Cuma günleri edilen dualar,
  • Dinimizce daha kutsal kabul edilen ramazan ayı gecelerinde, ramazan ve Kurban Bayramı gecelerinde, Miraç kandili ve Kadir gecelerinde yapılan dualar,
  • Oruçlu kişinin iftar vaktinde yaptığı dualar,
  • Hasta yatağında yapılan dualar,
  • Misafirden alınan dualar,
  • Herhangi birinin sadece içinden geldiği için başkasına yaptığı dualar,
  • Yağmur yağarken edilen dualar Allah katında daha kıymetlidir.

Günlük Dua Ederken Kişinin Duruş Şekli Önemli midir?

Birçok insan yatarak dua etmenin doğru olup olmadığını merak etmektedir. Dua bir haykırış, çağırma, dileme ve Allah’ı anma işidir. Bu yüzden kabul olması konusunda kişinin duruş şeklinin bir ehemmiyeti yoktur. Duanın kabulü konusunda takdir tamamen yaratanındır. İnsanoğlunun kalbini, içinden geçenleri bilen Allah her ne şartta olursa olsun samimi yakarışları cevapsız bırakmamaktadır.

Günlük hayatınızda dua etmeye vakit ayırıyor musunuz diye sorulduğunda bazı insanlar hiç vakit bulamadıklarını söylemektedirler. Aslında hangi koşulda olsun sadece Allah’a yönelmek yeterlidir. Eğer kişi belli şartları yerine getiremediğinden dolayı dua etmekten vazgeçerse yaratandan uzaklaşır.

Duaların Sonunda Âmin Denmesinin Önemi

Âmin kelime anlamı ile kabul buyur manasında kullanılmaktadır. Duaların sonrasında âmin deme ritüeli sünnettir. Hz. Peygamber duanın ardından denilen âmin kelimesinin meleklerin deyişine denk gelmesinin çok faziletli olduğunu açıklamıştır. Melekle aynı anda âmin demiş olan kişinin Allah’ın izniyle günahları bağışlanır.

Duaların Fiillerle Desteklenmesinin Önemi

Dünya hayatında yaşanılan her şey bir sebebe bağlıdır. Hayat tesadüflerle değil sebep sonuç ilişkisi içinde akmaktadır. Dileklerin gerçekleşmesi için yapılan dualar kadar bu yönde yapılan fiili davranışlar ve gösterilen çaba da bir o kadar önemlidir. Günlük hayatınızda dua etmeye zaman ayırıyor musunuz diye sorarken gerçekleşmesi için ne yapıyorsunuz diye de eklemek gerekmektedir. Sadece dua etmek, hiçbir gayret göstermemek duanın gerçekleşmesi için yeterli değildir.

Günlük hayatta yapılan her seçim ya da her davranış başka bir sonuç doğurmaktadır. Aslında hayatın insanların çekim kuvveti çerçevesinde şekillendiği söylenebilir. Kader olarak bilinen değişmez kararlar dışında yapılan tüm seçimler ya da uğraşlar kişiyi istediği ya da sebep olduğu sonuca ulaştırmaktadır.

Günlük Hayatta Yapılan Dualar Kişiyi Korur mu?

Günlük hayatınızda dua etmeye vakit ayırıyor musunuz diye sorulduğunda insanlar yoğunluktan fırsat bulamadıklarını söylemektedirler. Aslında edilen dulalar günlük işlerin yolunda gitmesi, kazaların belaların uzak tutulması adına oldukça önemlidir.

Her gün sabahın ilk ışıklarında yapılan dua, güne başlamadan insanın üzerinde koruyucu bir kalkan görevi görmektedir. Bunu bilen ve öneminin farkında olan insanlar, günlük hayatlarında bu sayede birçok sıkıntıyı uzaklaştırdıklarını rahatlıkla görebilmektedirler.

Dua Etmekte Zorlanan Kişiler Ne Yapmalıdır?

Birçok insan dua etmeyi bazı zorunlu kurallar çerçevesinde değerlendirdiğinden bu durumdan uzaklaşmaktadır. Aslında dua etmek Allah’a seslenmektir. Onunla hiçbir aracı olmadan konuşmaktır. Makbul görülen bazı durumlar dışında hiçbir kurala uyma zorunluluğu bulunmamaktadır.

Kalben Allah’a yönelmek dilemenin en kolay yoludur. Kendini belli şartlara bağlı kalmak zorunda görüp dua etmekten uzaklaşmak yapılacak en büyük hatadır. Allah içten yapılan tüm yakarışları cevapsız bırakmadığı gibi iyi niyetle yapılan hiçbir fiilde de kusur aramamaktadır. Manevi huzura erişmek için yapılacak duanın önemi oldukça büyüktür. Dua etmek için ilk yapılması gereken yaratanla iletişime geçildiğinin farkına varmaktır. Kullanılan sözcükler tamamen içten geldiği şekilde kullanılabilir.

Günlük hayatınızda dua etmeye vakit ayırıyor musunuz? Allah kullarının dileklerini ne şekilde dillendirilirse dillendirilsin mutlak suretle karşılıksız bırakmamaktadır. Kişinin içine düştüğü boşluktan çıkması için herhangi bir kural gözetmeksizin kayıtsız şartsız Allah’a yönelmesi gerekmektedir. Dua etmek zamanla kişiye umut etme, hayata daha pozitif bakma gibi olumlu etkiler getirmektedir.

En Hayırlı Dualar

Dua, Peygamber efendimiz başta olmak üzere yaratanıyla konuşmak isteyen tüm kulların en kıymetli aracıdır. Peygamber efendimiz hayatı boyunca verdiği mücadeleler sırasında her zaman Allah’ a yakarmış ve ondan dilemiştir. Peygamber efendimiz dahil dinimizce kıymetli olan kişilerin hayatları boyunca Allah’a olan yakarışları sırasında kullandıkları dualar şu şekildedir:

  • Peygamber efendimiz: ‘’Ey Rabbim! Benin ilmimi artır.’’ (Taha 114), ‘’Ey Rabbim! Beni o zalimler topluluğunun içinde tutma.’’ (Mü’minun 94)
  • Âdem ve Hz. Havva: ‘’Ey Rabbimiz! Biz kendimize zulmettik. Eğer bizleri affetmezsen ve bizlere acımazsan hüsrana uğrayanlardan oluruz.’’ (A’raf 123)
  • İbrahim ve Hz. İsmail: ” Ey Rabbimiz! Biz sana teslim olmuş Müslümanlar kol ve soyumuzdan sana teslim olmuş Müslüman bir ümmet ver. Bize ibadet esaslarını göster ve tövbemizi kabul et. Şüphesiz sen tövbeleri kabul eden ve esirgeyensin. Ey Rabbimiz! İçlerinden onlara bir peygamber gönder, onlara ayetlerini okusun, kitap ve hikmeti öğretsin ve onları arındırsın. Şüphesiz sen güçlü ve üstün olansın, hüküm ve hikmet sahibisin.’’ (Bakara, 128-129)
  • İbrahim ve çocukları: ‘’Ey Rabbim! Bu beldeyi, güvenli bir belde yap. Beni ve oğullarımı putlara kulluktan uzak tut. Ey Rabbim! Çünkü putlar, kendilerine tapan birçok insanın sapmasına sebep oldular. Kim bana uyarsa şüphesiz ki, o benim dinimdendir. Kim de bana karşı gelirse şüphesiz ki sen, af ve merhameti bol olansın. Ey Rabbimiz! Soyundan bazılarını, muharrem ve mukaddes evinin yanındaki çorak, ziraata elverişsiz vadiye, namazı kılsınlar diye yerleştirdim. Ey Rabbim! İnsanların kalplerini onlara meylettir. Onları meyvelerle rızıklandır ki, şükretsinler. Ey Rabbimiz! Hiç kuşkusuz sen bizim gizlediğimizi de, açığa vurduğumuzu da çok iyi bilirsin. Yerde ve gökte, hiçbir şey Allah’tan gizli kalmaz.’’ ( İbrahim, 35-38)
  • İbrahim: ” Ey Rabbim! Beni ve soyumdan gelen salih kimseleri, namazını dosdoğru kılanlardan eyle! Ey Rabbimiz! Duamı kabul eyle! Ey Rabbimiz! Herkesin hesaba çekileceği günde, beni, anamı, babamı ve bütün müminleri affet!’’ ( İbrahim, 40-41)
  • Zekeriya: ‘’Ey Rabbim! Katından bana temiz bir zürriyet ver. Şüphesiz sen duaları işitensin.’’ (Al-i İmran, 38)
  • Musa: ” Ey Rabbim! Ben ancak kendim ve kardeşimle baş edebilirim. Bizimle fasık toplumun arasını ayır.’’ ( Maide, 25)

” Seni tenzih ederim ey Rabbim! Tövbe edip sana yöneldim ve iman edenlerin ilkiyim ben.’’ (A’raf, 143)

” Ey Rabbim! Beni ve kardeşimi affet. Bizi rahmetine kat. Sen merhamet edenlerin en merhametlisisin.’’ ( A’raf, 151)

” Ey Rabbim! Sen bizim velimizsin. Öyleyse bizi bağışla, bizi esirge, sen bağışlayanların en hayırlısısın.’’ (A’raf, 155)

” Bize bu dünyada da, ahirette de iyilik yaz, şüphesiz ki biz sana yöneldik.’’ (A’raf, 156)