Rüya Yorumları Çıkar Mı?

/ 10 Ocak 2021 / 1.180 / yorumsuz
Rüya Yorumları Çıkar Mı?

Rüyalar temeli bilim ve din olan iki ayrı ilme dayalı halde değerlendirilen, insanın tam ya da yarı uyku halinde gördüğü, gerçekle bağlantısının bilinç ve bilinçaltı yansımaları veya dini mesajlar olarak nitelendirildiği görsel ve işitsel hislerdir. Rüya sözcüğü Türkçeye Arapça ‘’Ruya’’ kelimesinden geçmiş olup kökü ‘’görmek’’ anlamına gelmektedir. Rüyaların bilimsel olarak incelendiği bilim dalına ”Oneiroloji” denmekte olup bu alanda geçmişten günümüze kadar netleşmiş olan bir kalıp, teori veya yasalaşmış bir araştırma bulunmamaktadır. Oneiroloji alanında yapılan bütün çalışmalar varsayımlar üzerine kurulu olduğundan rüyalar geçmişten günümüze hala daha gizemlerini korumaktadırlar.

Bu bağlamda rüyaların bilimsel olarak açıklanabilmesinin neredeyse imkansız olduğunun, bu kadar ilerilik göstermiş teknolojilere rağmen rüyanın bir gizem olarak kalmış olmasının altında yatan nedenlerin dini mesajlar olduğu düşüncesinin daha da net bir hal almaya başlaması hiçte şaşırtıcı değildir. Ortaya çıkan bu sonuç rüya yorumlarını daha ilgi çekici ve merak uyandırıcı kılmıştır. Gördükleri rüya konusunda inançsız olanların dahi çıkarmak istedikleri bir tabir ve bir anlam bulunmaktadır. Bunca teknolojinin ortasındaki her bireyin aklındaki yegane soru ise bilimsel olarak açıklanamayan rüyaların yorumu çıkar mı? sorusudur.

Neden Rüya Görülür?

Rüya görmenin nedeni, bilimsel anlamda ezelden beri araştırılmasına rağmen halen daha sonuç bulunamamış bir belirsizlik niteliğindedir. Bu belirsizlik; rüyaların, gören kişilere gönderilmiş mesajlar olduğu ihtimalini her geçen gün daha da güçlendirmekte, insanlarda da bu belirsizlikten doğan merak giderek daha çok artmaktadır.

Rüya Yorumu

Rüya yorumu rüyanın içerisinde yatan anlamın ortaya çıkarılması için ortaya konulan düşüncelerdir. Rüyanın içerisinde yatan anlamı ortaya çıkarmak; görülenin aslında bir mesaj niteliği taşıyor olmasından dolayı ciddi bir önem arz eder. Yediden yetmişe herkes rüyayı yorumlayabilir. Önemli olan ise görülen rüyayı doğru şekilde yorumlayabilmektir.

Rüyayı Kimler Yorumlayabilir?

Rüyayı, oneiroloji alanında inceleyen bilim adamlarının yorumları, bilimin zirvelerinde olmalarına rağmen rüyanın asıl yorumundan uzak kalmaktadır. Rüyayı psikanaliz alanında araştırmalar yapan bilim adamları yorumladığı gibi, doğaötesi alemlerle iletişime geçen kahinler, spiritüalistçiler, metapsişikçiler, astrolojiyle ilgilenen astrologlar ve yorumlamak isteyen her kesimden insan yorumlayabilir. Fakat bunların hiçbirisi rüyada verilecek olan mesajın ne olduğunu tam olarak anlayamaz. Hesaplamaları tahminlerden veya karmakarışık ama doğruya çıkamayan paradokslardan ileri gelir.

Psikanaliz alanında yapılan çalışmalar günümüzde, bilimsel anlamda rüyalar ile ilgili en doğru kaynak olsalar bile doğrulukları tam olarak kanıtlanamayıp varsayımlarla sınırlı kalmıştır. Bu yüzden Rüyanın dini temeli olan ve Tanrıdan gelen mesajlar olduğunu esas almak ve bu esasa göre, kendisine Tanrı tarafından gösterilen rüyaları yorumlama ilmi verilen alim, evliya, veli, peygamber gibi zatların yorumlarına inanmak, bu kadar düşünce kalabalığı içerisinde en doğru olanıdır.

Rüya Bilimsel Olarak Nasıl Yorumlanır?

Yorumlama ile ilgili bilimsel çalışmalar bilimin türüne göre farklılıklar göstermektedir. Psikanaliz alanında yapmış olduğu çalışmalarla tanınan Sigmung Freud rüyaların bireyin derinlerde yatan gereksinim ve arzularının doyumunu ifade ettiğini varsayar. Freud’e göre rüya bilinçdışına açılan ana kapıdır. Freud’a göre rüyalardaki sembollerden kimileri evrensel olup herkes için aynı anlamı temsil eder. Mesela Silah, sopa, bıçak gibi delici, yırtıcı, uzun, sivri uçlu vb. şeyler rüya yorumlarında penisi temsil ederler. Sepet, kutu gibi şeyler vajinayı temsil ederler. Su ise doğumun veya anne karnına geri dönmenin, cinsel ilişkinin bir sembolü olarak kabul edilir.

Psikanalizde Rüya Yorumu

Rüya yorumu psikanalizde bu şekilde rüyaların içeriğindeki sembollerden hareketle, rüyayı görenin, bilinçdışı arzu, dürtü ve çatışmalarını açığa çıkaran bir teknik olarak yorumlanır. Jung, Freud gibi rüyaların bilinçdışı ile bilinç arasındaki etkileşimler olduğunu ve Freud’un rüyaların çocuklukta ve geçmişte yaşananlardan kaynaklandığı görüşünü kabul etmekle beraber, rüyaların “kolektif bilinçdışı” denilen üçüncü bir kaynaktan da beslendiğini savunur. Jung’a göre rüyalar bilinci uyanık halde tutan tek taraflı davranışların telafisi olabilirler. Rüyalar beyindeki dimetiltriptaminin bir sonucu olarak varsayılırlar. Bu varsayım için gereken biyokimyasal işleyiş 1998’de DMT’nin görsel rüya fenomeniyle ilgili olabileceğini öne süren tıp araştırmacısı C. Callaway tarafından ortaya atılmıştır.

Ona göre, beynin periyodik olarak yükselen DMT düzeyleri görsel rüya mekanizmasını harekete geçirmekte veya rüyaya ve muhtemelen zihnin diğer doğal hallerine neden olmaktadır. REM uykusu sırasında bazı nörotransmitter’larda aktarım tümüyle durur ve bunun sonucu olarak da motor nöronlar uyarılmazlar. Okültizmin dallarından biri olan oniromansi ya da oneiromansi, konusu rüyalar olan kahinlik sanatı ya da “rüyalar yoluyla geleceği ve gizli olanı öğrenme sanatı” olarak tanımlanır. Oniromansi ya da oneiromansi terimi eski Yunanca’daki “düş” ve “kahinlik” anlamına gelen oneiroi sözcüğünden türetilmiştir. Bu disiplin özellikle eski Mısır’da önem verilen bir konumdaydı.

Bir eski Mısır bilgelik kitabına göre, ilahlar rüyaları insanlara mesajlar gönderebilmeleri için yaratmışlardı. Eski Mısır’da rahiplerin bir işi de rüya yorumlamaktı. Rüya yorumları konusunun işlendiği görülen eski metinlerden biri Asurbanipal Ninova’sının büyük kütüphanesine aittir. Bu eser sonradan Arapça ’ya çevrilmiştir. Oniromansi alanında Babil kültürünün eski Yunan kültürüne kıyasla daha ileri bir düzeyde bulunduğu söylenebilir. Çin’de rüyalarla ilgili önemli bir kitap, prekognitif rüyaların derlenmesi olup “Yeşim taşı Kutusunun Anıları” adıyla bilinir.

Dinlerde Rüya Yorumları

Orfecilik ve pisagor ekolü insanın Rahmani alemle ilişkisinin uyku sırasında gerçekleştiğini esas almaktaydı. Orta çağdaki Yahudi ve Arap yazarlarda buna benzer konuları işlemiş, bunu öğreti haline getirmişlerdir. Musevi bilgin Musa Ibn Meymun peygamberlere nakledilen vahiylerin uyku sayılabilecek bir trans modunda geldiğini, peygamber bu trans modundan çıkınca vahyedilenin manasını sezdiğini söyler. Fakat her insan gönderilen mesajın içeriğini anlamaya hakim bir ilme sahip olmadığından rüyasını birinin yorumlamasına ihtiyaç duyar.

İslam bilginlerinden İbn-i Haldun’a göre rüyalar doğrudan Allah tarafından gönderilen sahil rüyalar ve Allah’’ın melekleri aracı koyarak gönderdiği melekuti rüyalardır. Muhyiddin Ibn Arabi’ye göre ise veliler rüyadaki bilgileri, peygambere vahiy getiren meleğin aldığı kaynaktan alırlar. Hristiyanlık’ta kutsal kitapları haberci rüya örnekleriyle zengin olmasına rağmen 6.yy. sonlarından itibaren rüyalara temkinle yaklaşıldığı, batıda okültistler ve gizli tarikatlerin, engizisyon mahkemelerinden gizli olarak yürüttükleri çalışmalar hariç tutulursa, 12. yy’a kadar rüyalar üzerinde pek fazla çalışma yapılmadığı görülür. Bunun temelinde başta papalık makamının rüyaların bir kısmını şeytani olarak değerlendirmesi bulunmaktadır.

İslamda Rüya

Kuran-Kerim’de rüya hakkında çok fazla bilgi verilmez. Saffat ve Fetih sürelerinde kullanıldığı gibi en geniş çapta Yusuf Suresi’nde yer verilir. Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed (A.S)’ın rüya hakkında şu hadisleri rivayet edilir: Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resûlullah (aleyhissalatu vesselam) buyurdular ki: “Zaman yaklaşınca, mü’minin rüyası, neredeyse yalan söylemeyecek. Esasen mü’minin rüyası, peygamberliğin kırk altı cüzünden bir cüzdür.” Buhari’nin rivayetinde şu ziyade var: “Peygamberlikten cüz olan şey yalan olamaz.” Ebu Katade (radıyallahu anh)’nin anlattığına göre: Resûlullah (aleyhissalatu vesselam)’ın şöyle söylediğini işitmiştir: ’’Rüya Allah’tandır.’’ Hulm (sıkıntılı rüya) şeytandandır.

Öyle ise, sizden biri, hoşuna gitmeyen kötü bir rüya (hulm) görecek olursa sol tarafına tükürsün ve ondan Allaha istiaze etsin (sığınsın). (Böyle yaparsa şeytan) kendisine asla zarar edemeyecektir.” Buhari’nin bir rivayetinde Resûlullah (aleyhissalatu vesselam) şöyle buyurur: “Beni rüyada gören, gerçekten beni görmüştür, çünkü şeytan benim suretime giremez.” Ebu Rezin el-Ukeyli Lakit İbnu Amir İbni Sabire (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resûlullah (aleyhissalatuvesselam) buyurdular ki: “Mü’minin rüyası, nübüvvetin kırk cüzünden bir cüzdür. Bu rüya, anlatılmadığı müddetçe bir kuşun ayağında (takılı vaziyette) durur. Anlatılacak olursa hemen düşer.” Hz. Ebu Hüreyre (radıyallahu anh) anlatıyor: “Resûlullah (aleyhissalatuvesselam) şöyle demişti: “Benden sonra, peygamberlikten sadece mübeşşirat (müjdeciler) kalacaktır!” Yanındakiler sordu: “- Mübeşşirat da nedir?’’ ’’Salih Rüyadır’’ diye cevap verdi.” Muvatta’nın rivayetinde şu ziyade var: “Salih rüyayı salih kişi görür veya ona gösterilir.” Hz. Muhammed (A.S) ve sahabelerinin gördükleri rüyaların çoğunun gerçekleştiği bilinmektedir. Tasavvuf ilmine göre Allah’ın, insanların Levh-i Mahfuz’daki durumlarını haber vermesi amacıyla bir melek grubunu rüya işiyle görevlendirmiştir. Görevli melekler Levh-i Mahfuz’’dan edindikleri bilgileri, bazı olay ve hallerin içerisine insanların rüyadayken kalplerine yerleştirirler.

Bu sayede bu rüya o kimse için bir müjde bir uyarı veya eleştiri unsuru barındırır. İbn Haldun’un mukaddime’de belirttiği gibi, tasavvufun temelinde rüyalar üç grupta ele alınır. Birincisi İlahi kaynaklı (Rahmani)Rüyalar bunlara Salih Rüya da denir. Bunlar açık olduğundan yoruma gerek olmaz. Allah kuluna aktarmak istediğini açık ve net bir şekilde aktarır. Salih rüyalar çok az görülür. Görülmesi yalnız müminlere özgü değildir. Allah bu rüyayı dilediğine gösterir. İkincisi Melekuti Rüyalar, bunlara Rüya-yı sadıka’da denir. Rüya yorumuna gereksinim duyulur. Üçüncüsü şeytandan olan rüyalardır. Bu rüyalar, gören kişiye genel olarak bir iç sıkıntısı ve huzursuzluk verirler. Uyanılınca bu rüyanın şerrinden dolayı Allah’a dua etmek gerekir.

Doğru Rüya Yorumu

Uykuda görmüş olduğumuz bir rüyayı doğru şekilde yorumlamak her zaman mümkün olmaz. Hele ki bunun için yeterli bilgi, deneyim, tecrübe ve en önemlisi hediye edilmiş bir ilmimiz yoksa… Melekuti rüyalarda görmüş olduğumuz şekil ve semboller geleceğe dair anlamlar taşır, bu anlamı çözebilmek için şekil ve sembollerin gören kişi için neyi ifade ettiğine bakılmalıdır. Rüyadaki öğelerin rüyayı oluşturan düşüncelerle arasındaki bağlantı özde temsiliyete dayanmaktadır. Yani rüyasını gördüğümüz şeyler rüyada gerçekleşen düşünsel bir süreci ifade etmemektedirler.

Sembollerin her biri anlam yükü taşırlar. Melekuti ve Rahmani çeşit rüyalarda herhangi bir iç sıkıntısı, korku, endişe olmaz. Fakat bu korku ve endişe durumunun rüyada var olmaması, rüyanın tabirinin her zaman olumlu olacağı anlamına da gelmemelidir. Çünkü görülen bir müjdenin habercisi olabileceği gibi bir uyarının işareti de olabilir. Semboller gören kişi tarafından hayatındaki yerlerine ve zamanlara göre farklı anlamlara gelirler. Bu semboller genelde kişiye göre farklılıklar göstermektedir. Fakat her insan için kalıplaşmış olan ve ortak şeyleri temsil eden sembollerde vardır.

Rüya Yorumları Nasıl Yapılmalıdır?

Anlam veremediğimiz bir rüya gördüğümüzde onu anlamaya çalışmak için çaba göstermeliyiz fakat dilden dile dolaşan hurafelerde kafamızı fazla doldurmamalıyız. Çünkü bu rüyaların yorumunu Allah’a yakın olan dereceli evliyaların dışında kimselerin yapması doğru olmaz. Söyledikleri rüyayı veya tabirini yansıtmaz. Rüyamızı kendimiz anlamaya çalışmalı, hayırlı çıkmasını dileyerek sevdiklerimize anlatmalıyız. Her zaman için hayra yormalı, şerrinden Allah’a sığınmalıyız. Allah’a yakınlığına itimat etmediğimiz kimselerin yorumundan uzak durmalı, hurafe bilgilerle rüyamızı yorumlamaktan kaçınmalıyız.

Rüya Yorumları ancak Allah’a yakın kimselerce yapılırsa doğru çıkar. Bunun dışında hurafelerle, kulaktan dolma bilgilerle vakit öldürmenin kimseye bir faydası yoktur. Rahmani ve Melekuti rüyaların dışında insana korku endişe ve panik hali veren şeytani rüyalarda bulunur. Bunlar halk arasında türüne göre genelde kabus veya karabasan olarak isimlendirilirler. Bu rüyaların bir yorumu olmamakla birlikte derininde yatan Allah’tan uzaklaşmış olmak anlamı vardır. Böyle rüyalar görüldüğünde Allah’a yaklaşmak adına dualar etmeli, nafile namazları kılmalıyız.

 

Benzer Konular
Rüyada Ayı Görmek
Rüyada Araba Sürmek
Rüyada Fare Görmek
Rüyada Kar Görmek
Rüyada Aslan Görmek
Rüyada Arı Görmek
Rüyada Köpek Görmek